Doktorumu Nasıl Seçmeliyim?

Alerjik hastalıklara bağlı görülen semptomlar diğer bir çok hastalıklarda görülenler ile benzerlik gösterebilir. Etkilenen organa özgü bulgulara bağlı olarak bazen tanı konulması oldukça kolayken, bazı durumlarda özel işlemlerin yapılması ve deneyim gerektirmektedir. Alerjik hastalıklar çoğu zaman kronik olduğu için uzun süreli olarak takip edilmesi gerekir. Bazı hastalık gruplarının da kendine özgü zorlukları bulunmaktadır. Solunum yolu ile gelişen sorunlarda

  • Hışıltı
  • Göğüste sıkışma hissi
  • Öksürük
  • Nefes Darlığı astım belirtisi olabilir.

Uzun süren ve geceleri artan öksürükler astım için önemli bulgulardır. Ayrıca efor sırasında, gülme, ağlama ile ortaya çıkan öksürükler astım bulgusu olabilir. Bu bulgular astım hastalığına işaret etmekle beraber bazı hastalıklar seyrinde de görülebilir. Yabancı cisim aspirasyonlarında, gastroözafagal reflü hastalığında, bazı kalıtsal hastalıklarda da görülebileceğinden ayırıcı tanı dikkatle yapılmalıdır.

Astım öykü ve bazı laboratuvar incelemeleri ile kolayca konulabilir. Ancak tanı alerji ve immünoloji uzmanı tarafından doğrulanmalıdır. Takip ve tedavisi konusunda ilgili branş (pediatri, aile hekimi ve dahiliye) hekimleri tarafından yapılabilir.

 

Besin alerjisi çoğunlukla çocuklarda başlar. Besin alımı sonrası ortaya çıkan

  • Ciltte kaşıntı, kızarıklık ve şişlik (ürtiker)
  • Karın Ağrısı
  • Bulantı, kusma
  • Kanlı ishal
  • Yutma güçlüğü
  • Göğüste yanma hissi

gibi semptomlar besin alerjisine işaret edebilir. Besin alerjileri farklı mekanizmalar ile ortaya çıktığı için bazı belirtiler aniden gelişir. Basit ürtiker gibi olabileceği gibi sistemik olarak ciddi reaksiyonlar yani ANAFİLAKSİ de gelişebilir. Bu hastalarda cilt bulguları ile beraber solunum sistemi (öksürük, nefes darlığı, hışıltı, burun akıntısı, hapşırık vb), dolaşım sistemi (bayılma, morarma, çarpıntı), sindirim sistemi (bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal) bulguları görülebilir. Besin alımı sonrası geç (saatler, günler sonra) çıkan belirtiler (kanlı ishal, egzema türü cilt lezyonları, göğüste yanma hissi) de olabilir. Atopik dermatit, eozinofilik özafajit, proktokolit sendromları bu grupta yer alır.

Besin alerjilerinde tanısal işlemler ani gelişen reaksiyonlarda sonuç verir. Ancak bu testlerin yapılması mutlaka alerji ve immünoloji uzmanı tarafından yapılmalıdır. Bu hastalıklar oldukça risklidir. Test işlemleri sırasında ciddi reaksiyonlar gelişebilmektedir. Diğer yandan besin alerjisi tanısı için yapılacak testlerin tek başına tanısal önemleri azdır. Deneyimli alerji uzmanı tarafından uzun bir süreç ve tetkikler sonucunda karar verilebilir. Çünkü yanlış konulacak tanılar gereksiz yere besin eliminasyonuna neden olmaktadır. Çocukların büyüme gelişmeleri olumsuz etkilenmektedir.

Geç tip reaksiyonlar sonucu gelişen alerjik reaksiyonlar ise tanıda en zorlanılan grubu oluşturmaktadır. Bu süreçte cilt testleri ve serumda alerjene özgü IgE bakılmasının çoğu zaman anlamı bulunmamaktadır. Gereksiz yere bir çok test yapılması hem ekonomik hem de tıbbi açıdan hastalarımızı zor durumda bırakmaktadır.

 

Alerjik rinit en sık görülen alerjik hastalıktır. Hastalarımız genellikle burunda

  • Akıntı
  • Hapşırık
  • Kaşıntı
  • Tıkanıklık ve
  • Kanama şikayeti ile başvururlar.

Alerjik rinit hastalığını küçümsememek gerekir. Tedavi edilmediğinde yaşam kalitesi üzerine olumsuz etkileri bulunmaktadır. Çoğu zaman astım ile birlikte olduğu için eğer tedavisi ihmal edilirse astım tedavisinde de başarı sağlanamayacağı unutulmamalıdır.

Ürtiker ve anjioödem sıklıkla beraber görülebilir. Ancak ürtiker olmadan anjioödem ataklarının olması “herediter anjioödem” tanısını akla getirmelidir. Bazen bu ataklar karın ağrısı şeklinde de olabileceği unutulmamalıdır.

Atopik dermatit çoğu zaman ek gıdaya başlandığı dönemlerde belirtileri görülmeye başlar.

  • Ciltte kızarıklık (yanaklarda, kol ve bacakların dış yüzeyinde)
  • Kaşıntı
  • Kabuklanma görülebilir.

Cildin nemlendirilmesi yanında lokal uygulanan ilaçlar (kortizon gibi) ile kontrol altına alınabilir. Ancak tedaviye yanıt alınamadığı durumlarda doktorunuzla tekrar görüşmelisiniz. Besin alerjisi, enfeksiyonlar ve egzama ile seyreden bağışıklık sistemine ait yetmezlikler bulunabilir. Hem ayırıcı tanı hem de tetikleyiciler açısından doktorunuz yeniden değerlendirecektir.

Egzersiz sırasında ve sonrasında nefes darlığı, öksürük ya da baygınlık geçirdiğinizde mutlaka alerji ve immünoloji uzmanına başvurmalısınız.

İlaç alerjileri beklenmeyen reaksiyonlar olarak görülebilir.

Ani gelişen reaksiyonlarda anafilaksi bulguları görülebilir. Geç reaksiyonlar basit cilt döküntüleri şeklinde olabileceği gibi ağır da olabilir. İlaç alerjileri çoğunlukla yanlış tanımlanmakta halk arasında sık görüldüğü düşünülmektedir. Gerçek ilaç alerjisi oranı ise oldukça düşüktür. Uzun süren ve deneyim gerektirdiği için alerji ve immünoloji uzmanı sizin gerçekten ilaçlara karşı alerjinizin olup olmadığınızı söyleyebilir.

Ürtiker ataklarınız 6 aydan daha uzun sürüyorsa kronik ürtiker söz konusudur. Nedenleri ve tedavi açısından farklılıklar gösterdiği için mutlaka deneyimli alerji ve immünoloji uzmanının önerilerine ihtiyacınız olacaktır.

Unutmayınız!

  • Deri testleri her yaşta yapılabilir. Rastgele kişiler tarafından test yapılması hem sizin sağlığınız hem de ekonominiz için zararlıdır.
  • Alerjik hastalıkların tanısı hiçbir zaman sadece testler ile konulamaz.
  • Alerjik hastalıkların tedavisinde hekim-hasta işbirliği önemlidir.
  • Sizin hastalıklar konusunda eğitiminiz başarı şansını çok artırır
  • Çevresel kontrol önlemlerini lütfen önemseyiniz. Bu konuda taviz vermeyiniz.