Dünya Alerji Haftası Basın Bildirisi, 13-19 Haziran 2021
Dünya Alerji Organizasyonu genel olarak her yıl Haziran ayının ikinci haftasını “Dünya Alerji Haftası” olarak kutlar; her yıl bu hafta için bir tema belirler ve bu tema ile ilgili farkındalığı arttırmayı hedefler. Bu yıl 13-19 Haziran Alerji Haftası olarak kutlanmakta olup, bu yılın teması “Anafilaksi” olarak ilan edilmiştir. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Anafilaksi Çalışma Grubu olarak bu hafta ile ilgili çeşitli etkinlikler hazırladık; basın bildirisi anafilaksi ile ilgili halka bilgi vermeyi amaçlarken, hekimlere yapılacak webinarlar ve yine halka yönelik hazırlanan, onlardan gelen soruların yanıtlanacağı Youtube yayını, Instagram videoları ile anafilaksi ile ilgili farkındalığı arttırmayı hedefledik.
Anafilaksi; genellikle ani başlayan hızlı ilerleyen hayatı tehdit edebilen sistemik alerjik bir reaksiyondur. Belirtileri; vücutta kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık, döküntü, gözlerde, dudaklarda, dilde, yüzde, küçük dilde şişme, ses kısıklığı, boğulma hissi, yutkunmada güçlük, nefes darlığı, hırıltı, hışıltı, öksürük, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, sersemlik hissi, fenalaşma, tansiyon düşmesi, çarpıntı, bulantı, kusma, ishal, bilinç kaybı şeklindedir. İki ya da daha fazla organ sisteminin tutulması tanı için önemlidir. Eğer reaksiyona neden olan etken biliniyorsa bazen tek başına ses kısıklığı, boğazda tıkanıklık oluşması ya da hipotansif şok da anafilaksi tanısı koymak için yeterli olabilir. Aynı kişide farklı zamanlarda farklı etkenlerle farklı belirtiler ortaya çıkabilir. Nadiren ölümle sonuçlanabilir; ölüm nedeni çoğunlukla tanı, tedavide gecikme, yanlış tedavi ya da tedaviye hastanın yanıtsızlığıdır. Anafilaksiye neden olan etkenler genellikle besinler, ilaçlar, gıda katkı maddeleri, film çekimlerinde kullanılan radyokontrast maddeler, arı zehiri, yumurta, meyveler, biyolojik ilaçlar, lateks gibi maddelerdir. En sık anafilaksiye neden olan besinler yer fıstığı, kabuklu çerezler, süt, kabuklu deniz mahsulleri; ilaçlardan nonsteroid ağrı kesiciler, betalaktam grubu antibiyotiklerdir ancak her ilacın yatkın kişilerde anafilaksi yapma riskinin olduğu da akılda tutulmalıdır. Arı zehiri de hem çocuklarda hem erişkinlerde en sık anafilaksi nedenleri arasındadır. Bazen egzersiz, polen, kırmızı et, seminal sıvı, son zamanlarda koronavirüs nedeni ile daha bilinir olan aşılar gibi nadir etkenler de tetikleyici olabilir.
Anafilaksi” tanımı ilk kez 1902’de denizanası toksinine karşı köpeklerini bağışıklamaya çalışan iki bilim adamı tarafından yapılmıştır. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre normal popülasyonda anafilaksi sıklığı yılda 100000 kişide 50-112 arasında değişir. Yaşam boyu sıklığı % 0,3 -5,1 arasındadır. Erişkinlerde, infant ve çocuklarda görülebilir. Çocuklarda özellikle 0-4 yaş arasında daha sıktır. Son yıllarda sıklığı artmaktadır. Ölüm oranı dünyadan verilere göre milyon kişide 0,35-1,06 arasında değişir. Adölesan ve erişkinde ölüm sıklığı daha fazladır. Türkiye’deki anafilaksi sıklığı için elimizde net veri olmamakla birlikte İstanbul’da ICD kayıtlarına göre sıklık 100000 kişde 1,95 olarak bildirilmiştir. Çocuklarda en sık etken besin, arı zehiri ve ilaçlarken, erişkinlerde en sık arı zehiri ve ilaçlardır. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği çatısı altında başlatılan Anafilaksi Ulusal Veri tabanının oluşturulması sayesinde hem anafilaksi sıklığını, hem de anafilaksiye neden olan etkenler daha net tespit edilebilecektir.